Su geçirmeyen cep telefonu!

Cep telefonu endüstrisindeki yeniliklerin sonu gelmiyor. Küçük bir Amerikan şirketi, tüm cihazlara tamamen su geçirmezlik sağlayan ultra ince bir kaplamayı tanıttı.

Liquipel şirketinin tanıttığı, cihazlara ve devrelerine su girmesine engel olan özel kaplama, bir insan saçından bin kat daha ince bir filmden oluşuyor.

Tanıtım sırasında bir iPhone’u havuzun dibine atan Liquipel Başkanı Danny McPhail, ”Su artık cihazınıza giremez” deyip cihazı çıkardıktan sonra, biraz kuruladı ve telefonun normal şekilde çalıştığı görüldü.

Merkezi California’da bulunan bu şirket, altı haftadır, 60 dolar ve kargo ücreti karşılığı, gönderilen cihazları kaplıyor.

Liquipel şirketi, bu hafta Las Vegas’taki tüketici elektroniği fuarında (CES), mobil telefon üreticilerini, bu nanoteknoloji ürününü yeni üretilen cihazlara uygulamaya davet etti.

Ancak şirket Başkanı McPhail, tüketicilerin bundan bu kaplamanın bulunduğu yeni bir akıllı telefon satın alma şansının pek az olduğunu söyledi.

Nano kaplamanın cihazları, sudan, şaraptan, kahveden her şeyden koruduğunu söyleyen McPhail, ”Tuvaletlerden bahsetmiyorum, ama akıllı telefonların yarısının öldüğü yer orası” dedi.

Maya takvimiyle ilgili en son iddia!

Yeni yıla girilmesiyle, Maya takviminin kehanetleri hakkında sayısız teori de ortaya döküldü.

Yaygın görüşler 2012’de dünyanın yok olacağı ya da insanlığın mutluluk ve gelişim çağına gireceği yönünde. En son teori ise sanılanın aksine takvimin hiç de önemli bir olaya işaret etmediğini öne sürüyor.

Time dergisinde Robert Landau imzasıyla yayımlanan habere göre, Maya takvimi kozmik bir olayın başlangıcınıve sonunu göstermiyor. Aksine, takvim, M.S 603 ile 683 yılları arasında yaşamış Maya Kralı Büyük Pakal’ın doğum gününe göre ayarlanmış.

Landau’nun, Latin Amerikalı arkeologların bulgularına dayandırdığı iddiası şöyle:

“Haab” adıyla bilinen, 5 bin 125 yıllık Maya takviminin, 21 Aralık 2012’de sona ermesi, birçok uzman tarafından yaratılış döngüsünün sonu olarak kabul ediliyor. 394,26 yıla denk gelen “baktun” adındaki dönemlere bölünen Maya takvimi, bu tarihte 13’üncü “baktun”u tamamlamış olacak.

Ancak takvimin sona eriş tarihi, sanıldığı gibi kozmik bir olaya değil, tamamen politik bir karara dayanıyor olabilir. Meksika’nın Chipas eyaletindeki antik Maya kenti Palenque’de çalışmalar yapan Alonso Mendez, Büyük Pakal’ın doğum gününü, “ilahi bir dönüm noktası” olarak işaretlemek istediği için “baktun”ları oluşturduğunu savunuyor.

TAKVİMİ YENİDEN UYARLADILAR

Mendez, matematik ve astronomi alanında çok ileri olan Mayaların, krallarının isteğini yerine getirmek için Orion takımyıldızının hareketlerini inceleyerek baktunları belirlediği görüşünde.

Aynı zamanda gökbilimci olan Mendez, “Mayalar, bu takvimi yapabilmek için, bir önceki yaratılış döngüsünü belirlemek zorundaydı. Palenque kalıntılarında, bu dönemin ‘kozmosun yeniden organizasyonuyla’ sona erdiği belirtiliyor. Buna, ‘bir evin metaforik olarak yeniden oluşturulması’ da denebilir. Bu dönem, 13 “baktun”la sona erdiği için, yeni dönem de 13’üncü “baktun”la tamamlandı” dedi.

NASA tarafından California Üniversitesi’nde yürütülen araştırmanın da bir parçası olan Mendez, “Mayalar sadece geçmiş için değil, gelecek için de konuşan bir takvim hazırladı… Bana göre, Pakal, Maya mitolojisini yeniden uyarlayarak, kendisine ilahi bir yer açmak istedi” yorumunu yaptı. Kısaca, Büyük Pakal siyasi kararların tarihinasıl değiştirebileceğine yönelik önemli bir örnek oluşturmuş olabilir.

Chipas’ta çalışmalar yapan bir diğer arkeolog Nancy Orr ise “İnsanlar Maya takviminin sona ermesini Dünya’nın sonu olarak kabul ediyor. Oysa bu tarih, yeni bir ruhani dönemin başlangıcına işaret ediyor” ifadesini kullandı.

Kendi kendine giden arabalar geliyor! (Resimli)

Çok yakında arabanızı binip, yorulmadan kolayca işe, tatile ve istediğiniz her yere gidebileceksiniz. Çünkü artık kendi kendine yol alabilen otomobiller geliyor.

BBC Focus dergisinde yer alan habere göre, Google’ın kendi kendine giden arabası yol üzerindeki engellerin pozisyonlarını ve kendisinin nerede olduğunu anlamak için çeşitli sensörlere sahip.

Arabanın üzerinde dönen LIDAR (Işık Tespit ve Düzenleme) lazer tarayıcı bulunuyor. Bu cihaz görünmez 64 ışın yayıyor ve etraftaki objelere çarpıp gelen ışınlar sayesinde arabayla objeler, diğer arabalar arasındaki mesafeyi ve zamanı tahmin ediyor. LIDAR sistemi arabadan yaklaşık 60 metre uzaklıktaki nesneleri tespit edebiliyor. Daha uzak mesafedeki arabaları, yayaları ve diğer nesneleri ise öndeki, arkadaki ve yanlardaki radar sensörleri belirliyor. Bu esnada, dikiz aynası üzerindeki kamera arabanın çevresindeki nesneleri 3 boyutlu görüntüye dönüştürüyor. Bunlar, daha önce aynı rotada giden araba tarafından kaydedilen detaylı harita verisiyle karşılaştırılıyor. Bu şekilde insansız arabanın durağan trafikışıkları ve yol işaretlerini tanıması sağlanıyor.

İnsansız araba, bugüne kadar California yollarında 220 bin kilometre kat etti, otoyollarda ve gişelerde bile başarılı oldu. Kendi kendine giden arabalar, kaza riskinin yanı sıra yollarda trafik sıkışıklığını azaltabilecekler.

Stanford Üniversitesi Yapay Zeka Laboratuarı’nın direktörü Sebastian Thrun tarafından Google için geliştirilen bu teknoloji, geçtiğimiz günlerde Amerika’da Nevada eyaletinde yasal olarak kabul gördü.

Sivilce kabusuna son!

Amerikalı bilim insanlarının bulduğu yeni tedavi yöntemiyle sivilce kabusu sona erecek.

Milyonlarca gencin mustarip olduğu akne çilesinin aşıyla sonlandırabileceği açıklandı.

ABD’nin California Üniversitesi’nden bilim insanları dünyanın enbüyük aşı şirketi Sanofi Pasteur’le akneye neden olacak sorunu durduracak aşı üzerinde çalışıyor.

Uzmanlar akneyi tedavi edecek aşının beş yıl kadar az bir süre içinde kullanıma sokulabileceğine inandıklarını söyledi. Aşı ile tedavinin akneye neden olan ana bakteri Propionibacterium’u safdışı bırakmak üzerine dayandığı belirtiliyor.

Görünmezlik hayal değil!

Dr. Xiang Zhang başkanlığındaki ekip, araştırmalarının sonuçlarını Nature ve Science isimli bilim dergilerinde yayımladı.

ABD’li bilim adamları, insanları görünmez kılan malzemeler geliştirmeye bir adım daha yaklaştıklarını açıkladılar. Berkeley’deki California Üniversitesi’nden uzmanlar, nanoteknolojiyle, üç boyutlu cisimler etrafındaki ışığı bükerek, bunları görünmez kılan bir malzeme ürettiklerini söyledi (Nanoteknolojide mikroskobik büyüklükte malzemeler kullanılıyor).

Araştırmayı yürüten uzmanlar, bu yöntemle bir gün insanları görünmez yapan pelerinlerin gerçekten üretilebileceğini kaydetti.

Dr. Xiang Zhang başkanlığındaki ekip, araştırmalarının sonuçlarını Nature ve Science isimli bilim dergilerinde yayımladı. Uzmanlar “Yeni sistem suyun kayaların üzerinden akması gibi çalışıyor” diyor. Çünkü ışık nesne tarafından ne emiliyor ne de yansıtılıyor. Işık sadece arkadan görülebildiği için nesne görünmez oluyor.

ABD hükümeti tarafından finanse edilen projenin günün birinde askeri amaçlı olarak kullanılabileceği, bu kapsamda düşman topraklarına sızan görünmez tankların üretilebileceği belirtiliyor.

'Çılgın proje' dünyanın yedi harikaları listesinde!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, seçimlerden önce açıkladığı ve ‘Çılgın proje’ olarak adlandırılan ‘Kanal İstanbul’ projesi, Amerikan medyası tarafından ‘Yeni dünyanın yedi harikaları’ listesinde yer aldı.  Gelecek yüzyılı biçimlendirecek inanılmaz projeler alt başlığı altında verilen haberlerde, Başbakan Erdoğan’ın Karadeniz ile Marmara Denizi arasında 45-50 km uzunluğundaki ‘Kanal İstanbul’ projesi yedinci sırada yer aldı.

Listede, birinci sırayı Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde inşa edilmesi planlanan Kraliyet Kulesi, ikinci sırayı ABD’nin Güney Dakota eyaletinde inşaatı 1948 yılında başlayan ancak devlet yardımı almayı reddedip, inşaat giderlerini bağış ve hibelerden sürdürmeyi tercih eden ‘Çılgın At Anıtı’, üçüncü sırayı da 828 metre yüksekliğindeki, dünyanın en yüksek saat kulesini de bünyesinde barındıran Mekke Kraliyet Oteli aldı.

Listede, dördüncü sırada Danimarka ile Almanya’yı birbirine bağlayacak, yapımına 2014 yılında başlanması ve 2010 yılında bitirilmesi beklenen Femharn Tüneli, beşinci sırada , yapımına 2015 yılında başlanması beklenen Arizona Güneş Enerjisi Kulesi yer aldı. Söz konusu Güneş Enerjisi Kulesi ile, ABD’nin Arizona ve California eyaletlerinde, 150 bin konutun elektrik enerjisinin karşılanabileceği belirtildi. Listede, altıncı sırada tüm eğlence, yerleşim, konaklama etkinlileri ile Dubailand yer alırken, yedinci sırada da Başbakan Tayip Erdoğan’ın ‘İstanbul Kanalı’ projesi yer aldı.

ABD medyasında yapılan değerlendirmelerde, ‘Çılgın Proje, 2023’te, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yıldönümünde hazır olacak” görüşüne yer verildi.

'İstanbul'da tsunami riski yüksek'

Haiti’de 12 Ocak’ta meydana gelen depremi inceleyen Amerikalı bilim adamları, İstanbul, Los Angeles ve Kingston gibi büyük şehirlerdeki tsunami tehlikesinin sanılandan daha fazla olduğunu bildirdi.  
Texas Üniversitesi bünyesindeki Austin Jeofizik Enstitüsü önderliğinde toplanan bilim adamları, Haiti’nin başkenti Port-au-Prince’taki gibi aktif fay hatlarına ve

Sahibinden Kg.mı 6,00 tl.den 2011 mahsülü satılık fındık.

  

Sahibinden kilogramı 6,0 tl. ‘den satılık fındık. Karadenizin incisi, Ordu sahilinin en lezzetli fındığı

Yaklaşık 20 yıldan beri gübresiz doğal fındık üreticisiyim.

Bu tadı lezzeti bir başka yede bulamazsınız tamamen gübresiz ve doğaldır.

1 aylık taze fındık, 2011 yılı mahsulü fındık bulunmaktadır. 

İrtibat İçin Arayın görüşelim 0532 617 34 31 Ordu – Artvin