Aylık arşivler: Haziran 2011

İstanbul-New York arası uçakla 2 saat!

Çok uluslu Avrupa Hava Savunma ve Uzay Şirketi (EADS), Paris – Tokyo arasındaki uçuş süresini 2,5 saate indirecek hipersonik yolcu uçağı geliştiriyor. 
Bu uçakla İstanbul New York arası uçuş süresi de 2 saate düşecek.Atmosferin üzerinde uçacak olan ‘ZEHST’ adlı jet, biyoyakıt kullanarak çevre kirliliğine de yol açmayacak.

Fransa’da, kapılarını bugün ziyaretçilerine açacak olan Paris Havacılık Fuarı, geleceğin uçaklarının prototiplerine de ev sahipliği yapıyor. EADS’ın geliştireceği ZEHST (Sıfır Emisyonlu Hipersonik Ulaşım) aracı, 50 – 100 arasında yolcu taşıyabilecek. Sıradan havaalanlarını kullanabilecek olan uçak, 32 kilometre yükseklikte ilerleyecek. ZEHST, saatte 4 bin 800 kilometre hıza ulaşabilecek. Uçak, 9 bin 720 kilometrelik Paris – Tokyo arası uçuş mesafesini 3 saatten az bir sürede kat edebilecek.

Sesten hızlı uçabilen Concorde gibi gürültü çıkarmayıp kirliliğe yol açmayacak olan ZEHST, EADS’ın uzay kolu Astrium ve Japon ortakları tarafından projelendirilecek. EADS Teknoloji ve Yenilik Şefi Jean Botti, “Bu uçak, 1960’lardaki aerodinamiği çok zeki bir şekilde yansıtan Concorde gibi görünecek. Atmosferin üzerinde uçacağı için onun gibi gürültü çıkarmayacak. Yolcu üzerindeki ivme çok az olacağı için yolcuların eğitimden geçmelerine ya da özel kıyafetler giymelerine gerek olmayacak” dedi.

Özellikleri açısından Amerikan uzay mekiklerine benzetilen hipersonik uçak, Paris’ten New York’a da 90 dakikada gidebilecek. Bu uçuştaki bilet fiyatlarının 6 bin euro’dan başlayacağı tahmin ediliyor. ZEHST’nin önümüzdeki 30 – 40 yıl içerisinde ticari uçuşlarına başlaması hedefleniyor. İnsansız bir test uçuşunun 2020’de yapılacağı belirtiliyor.



Suyu olmayan ülkelere buz gibi dağ!

Kuzey Kutbu’ndan dev buzdağlarını römorkörle çekmeyi planlayan Fransız mühendis, bu yolla milyonlarca insanı susuzluktan kurtarmayı amaçlıyor. Suudi Arabistan’ın, su ihtiyacına çözüm bulması için 1970’lerde görevlendirdiği ünlü Fransız mühendis Georges Mougin, 35 yılı aşkın bir çalışmanın ardından projesini tamamladı. Kuzey Kutbu’ndan dev buzdağlarını (aysberg) römorkörle çekmeyi planlayan 70 yaşındaki Mougin, bu yolla milyonlarca insanı susuzluktan kurtarmayı amaçlıyor.

Dünyada yaklaşık 1,1 milyar insan, temiz içme suyu bulmakta zorlanıyor. Mavi ve yeşilin yanı sıra genellikle beyaz renk olan buzdağlarının güneşli havalarda eriyen kısımları, yüzeyde gölcükler meydana getiriyor. Bu gölcüklerde, içilebilir tatlı sular birikiyor. Mougin, su sıkıntısı çeken ülkelere Kuzey Kutbu’ndan tatlı su ulaştırmayı hedefliyor.

Donmuş haldeki milyarlarca galon kullanılabilir temiz suyun, eriyerek tuzlu suya karıştığını ve heba olduğunu savunan Mougin ve ekibi, aysbergleri çekmenin yolunu bulduklarını belirtiyor. 3 boyutlu teknoloji, uydu verileri ve akıntı hareketleri bilgilerini kullanan Fransız mühendis, aysbergi çevresinden saran dev bir ‘kemer’ ve aşağı doğru inen büyük ‘etek’ tasarladı. 160 metreye kadar derinliğe inebilen eteği ve kemeri güçlü bir römorkör çekecek. Bu sayede ağırlıkları 100 milyon tona ulaşan buzdağları uzun mesafelere taşınabilecek. Etek sayesinde buzdağını kuşatan soğuk su korunabilecek. Buzdağı, taşıma süresi boyunca hızlı bir erimeye maruz kalmayacak.

Fransız dizayn firması Dassault Systèmes ile Georges Mougin’in çalışmaları kapsamında, dev buzdağlarının büyük römorkörlerle çekilmesini gösteren animasyonlar hazırlandı. Aysbergleri yüzdürme denemelerine ilk olarak 2012 ya da 2013’te başlanacak.


Tersine göçü internette canlı izleyin!

Van Gölü’ndeki, akıntının tersine göç devam ediyor. 
Dünyada nadir görülen üreme göçü hikayesiyle büyük ilgi toplayan inci kefalinin yolculuğu internetten canlı olarak yayınlanmaya devam ediyor. Van Gölü’nün tuzlu ve sodalı suyunda yaşayabilen tek tür olan ancak bu alanda üreyemeyen inci kefali, neslini sürdürmek için her yıl nisan ayının ortasından itibaren göl çevresindeki akarsulara dağılıyor.

Büyük sürüler halinde tatlı suya akın eden ve yumurtasını bırakan balık, haziran sonuna doğru yeniden yaşam alanını olan Van Gölü’ne dönüyor.

Akarsulara yığılarak, akıntının tersine doğru ilerleyen ve karşılaştığı engelleri de zıplayarak geçmeye çalışan balıkların suyla dansı bugün de sürüyor.
Van Valiliği web üzerinden canlı yayın yapıyor

Van Valiliği de bu muhteşem göçü web üzerinden canlı yayınlıyor http://www.incikefali.tk/ucanbalik.php adresinden takip edilebilir.


110 yıldır yanan ampül!

ABD’nin Kaliforniya eyaletinde bir itfaiye merkezinde kullanılan bir ampülün 110 yıldır yandığı belirtildi. 
Dünyanın en eski çalışan ampülü olarak Guinnes Rekorlar Kitabı’na giren ampülün, 1901 yılında bir iş adamı tarafından verildiği ve 1903, 1937 ve 1976 yılında yaşanan elektrik kesintileri dışında hiç sönmediği kaydedildi.

Ampulün bu kadar uzun zamandır patlamamasının bilim adamlarını bile şaşırttığını belirten itfaiye memurları, ampulun 60 wattlık olduğunu ancak şu anda 4 wattlık ışık yaydığını söyledi.

Bölgedeki itfaiye istasyonunun meraklı turistler tarafından da sıklıkla ziyaret edildiği belirtildi.

Anne sütü veren inek!

Arjantin’de genetiği ile oynanan inek, anne sütü üretiyor. Arjantin, ilk kez insan sütündeki iki proteinin üretimini yöneten iki insan geni kullanarak buzağı klonladı. Arjantin Ulusal Endüstriyel Tarım Teknolojisi Enstitüsü, Rosita ISA adı verilen buzağıya insan sütünün ihtiva ettiği iki proteini üretebilecek iki insan geni uygulandığını bildirdi.

Rosita ISA tamamen büyüdüğünde anne sütüne benzer süt vermesinin beklendiği, bu gelişmenin bebeklerin beslenmelerinde çok önemli olacağı belirtildi.

Sütün, bebeklerde normal inek sütünden daha fazla antibakteriyel ve antiviral koruma sağlayan laktoferin ve lizozin ihtiva edeceği kaydedildi.


Nikotin tedavisi obeziteyi önleyebilir

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Yale Üniversitesi’nden bilim adamları sigara içenlerin beyinlerinde açlık hissini azaltan bir nöron tespit ettiler. Science (Bilim) isimli akademik dergide yayımlanan araştırmada, fareler üzerinde yapılan deneyler sonucunda, nikotinin beyindeki doyma hissi veren bir nöronu harekete geçirdiği bulgusuna yer verildi.

Söz konusu nöronlar, sigara içme isteği yaratan nöronlardan farklı. Araştırmanın ulaştığı sonuç, nikotin tedavisinin aşırı beslenme sorunlarını azaltabileceği.

Açlık da, sigara isteği de yok

Yale Üniversitesi merkezli araştırma ekibinden Profesör Marina Picciotto, ulaştıkları bulguların büyük faydaları olabileceğini söyledi.

Profesör Picciotto, nikotin içeren bir ilaç sayesinde tokluk hissi veren nöronlar harekete geçirilirken, sigara içme isteği yaratan nöronların etkilenmeyebileceğini söyledi.

“Bu, açlık hissi bastırılırken, sigara isteği ortaya çıkmayabilir anlamına geliyor” diyen Profesör Picciotto, yine de ilacın yan etkilerinin incelenmesi gerektiğini ekledi.

Özellikle nikotinin yol açtığı kan basıncının yükselmesi gibi etkilere dikkat çeken Picciotto, “bu tip yan etkilerin önlenebilmesi halinde aşırı kiloluluk gibi büyük bir sağlıksorun karşısında önemli bir adım atılmış olacaktır” dedi.


"Süper Buğday" geliyor!

Bilimadamlarının, gıda güvenliğini artıran ve ürünlerdeki verimi yükselten ”süper buğdayı” yaratmaya çok yakın olduğu bildirildi. Dünyadaki buğday rezervlerini, buğday köklerinde yetişen bir çeşit zehirli mantar olan Ug 99’a karşı korumak amacıyla yapılan araştırmalar sonucu geliştirilen, zehirli mantarlara dirençli ve ürünlerdeki verimi yüzde 10 ila 15 oranında artıran yeni buğday çeşitlerinin bilimsel sunumu, ABD’de düzenlenen bir konferansta yapılacak.

Yeni buğday çeşitlerini geliştiren Borlaug Global Rust Initiative adlı kuruluştan araştırmacılar, ABD’nin Minesota eyaletine bağlı St. Paul kentinde gelecek hafta düzenlenecek konferansta, bir genetik mühendisliği ürünü olmayan ürünlerinin, Ug99 mantarının yanı sıra diğer mantar çeşitleri olan sarı ve yaprak mantarlarına karşı da dirençli olduğunu gösterecek.

ABD’nin New York eyaletine bağlı Ithaca kentindeki Cornell Üniversitesi’nde bulunan ve beş yıl önce Nobel Barış Ödülü Sahibi Norman Borlaug tarafından kurulan Borlaug Global Rust İnitiative adlı kuruluş, Ug 99 mantarıyla küresel mücadele konusunda faaliyet gösteriyor. Yeni tip buğdayın geliştirildiği Meksika’daki Uluslararası Mısır ve Buğday İyileştirme Merkezi’nde çalışan Ravi Singh adlı buğday üreticisi, yeni geliştirilen buğday çeşitlerinin geleneksel ırkların karışımı yöntemiyle üretildiğini ve bir genetik mühendisliği ürünü olmadığının altını çizdi.

Konferansta yeni buğday çeşitlerini tanıtacak ve bu yıl içinde Annual Review of Phytopathology adlı bilimsel dergide yayımlayacak olan Sing, Ug 99 mantarının yaygın olduğu Kenya ve Etiyopya ile St. Paul’deki USDA laboratuvarında yapılan araştırmaların yeni buğday çeşitlerinin zehirli mantara dirençli olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Cornell Üniversitesi’nde yürütülen, ”Buğdaydaki Zehirli Mantara Sürekli Direnç” adlı projenin başkanı Ronnie Coffman, yayımladığı açıklamada, ilk kez 1999 yılında Uganda’da görülmesinin ardından, rüzgarların etkisiyle tüm Doğu ve Güney Afrika ülkelerine yayılan Ug 99 mantarının yakın bir zaman içinde Hindistan ve Pakistan’a da yayılma ihtimalinin yüksek olduğuna dikkati çekti.


Astımda yeni tedavi!

İngiltere, son yılların yaygın hastalığı astımın tedavisinde yeni bir yöntem geliştirdi. İlaç dışı denenen bu ilk tedavi yönteminde astıma neden olan kaslar radyo dalgalarıyla yakılıyor. Yöntem şimdilik sadece İngiltere ve Amerika’da kullanılıyor. Her geçen gün tüm dünyada daha yaygın bir hastalık haline gelen astımdan muzdarip olanlar için iyi haber İngiltere’den geldi.

Özellikle Manchester ve Glasgow kentlerindeki doktorların hastalığın tedavisinde kullanmaya başladıkları yöntemin adı “bronş termoplastisi”.

Ameliyat oldukça karmaşık. Hastanın burnundan, ucu çırpma teline benzer bir tüp sokuluyor. Akciğerlere kadar ulaştırılan tüp bölgedeki dokuyu ısıtıyor. Teknik, akciğerlerin duvarındaki dokunun 65 dereceye kadar ısınmasını sağlayan 10 saniyelik radyo dalga uygulamalarına dayanıyor.

Isınma sonucu yayılan radyoaktif dalgalar, solunum yolunu tıkayan dokuları yakıyor. Böylelikle astım krizi esnasında sıkışarak nefes almayı zorlaştıran kas dokularından bir kısmı yok edilmiş oluyor.

ÇOCUKLARA VE YAŞLI HASTALARA ÖNERİLMİYOR

Ntvmsnbc’deki habere göre, yöntem, astım tedavisinde başvurulan ilk ilaç dışı tedavi. Ancak ameliyatı gerçekleştiren Doktor Rob Niven, yöntemin bütün astım hastalarıiçin uygun olmayacağının altını çiziyor.

Öncelikli olarak ilaçlara rağmen ağır kriz geçiren hastaların ameliyat edilebileceğini belirten doktor, çocuklarla yaşı ilerlemiş hastalara bu yöntemi tavsiye etmiyor.

“Astım İçin Küresel İnisiyatif Grubu”nun 2010 tahminlerine göre dünyada yaklaşık 300 milyon astım hastası bulunuyor.


Google Earth ile Okyanusları keşfedin.

Google Earth ile okuyanuslara dalın! Google Earth’ün el attığı son yer, sizi çok derinlere götürecek! İşte Google Earth’ün son bombası! Google Earth’e eklenen son özellik sayesinde okuyanus tabanını dolaşmak da artık mümkün hale geldi. Yeni özellik henüz tüm gezenegimizi kapsamasa da heyecan verici bir yolculuğu bilgisayar ekranlarına taşıyor. Bilim adamları tarafından haritalaştırılan okyanus tabanının yaklaşık yüzde 10’u artık Google Earth yoluyla gezilebiliyor. Mariana çukuru gibi tanınmış bir yerin adını yazmanız, veya okyanusun herhangi bir yerine yakınlaşarak derin denizlere dalmanız mümkün.


Seçim sonuçları Google'da!

12 Haziran Milletvekili Genel Seçimleri için Cihan Haber Ajansı’nın (Cihan) sandık başlarından elde ettiği sonuçlar, Google Türkiye ile milyonlara ulaşacak. 2008 Amerika ve 2010 İngiltere seçimlerini sayfalarına yansıtan internet devi Google, 12 Haziran seçimleri için harita tabanlı arayüz geliştirdi.

Cihan Haber Ajansı’nın seçim sonuçları çalışması Türkiye sınırlarını aştı. İnternet devi, arama motoru Google seçim sonuçlarını kamuoyuna duyurmak için Cihan Haber Ajansı ile anlaşma sağladı. Seçim sonuçlarını yansıtmak için widget (akıllı uygulama) geliştiren google, seçim yasaklarının kalkmasının ardından sonuçlarıharita tabanlı arayüz ile duyuracak. www.google.com.tr/secim2011 linkine giren kullanıcılar haritadan istediği yeri seçerek, Cihan tarafından elde edilen resmi olmayan sonuçları ve detaylarına anlık olarak ulaşabilecek.

“SEÇİM SONUÇLARINI EN HIZLI VE DOĞRU CİHAN VERİYOR”

Yaklaşık 3 aydır 12 Haziran seçimleri için yaptıkları çalışmaların sonuna geldiklerini ifade eden Cihan Haber Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Zafer S. Demiriz, “Bu bizim Cihan olarak yaptığımız 6. Seçim çalışması olacak. Çalışmalarımızı 3 aydır büyük bir titizlikle sürdürdük.” d iye konuştu. Cihan’ın 6 seçimdir yaptığı çalışmayla kamuoyunun güvenini kazandığını kaydeden Demiriz, “İnternet devi Google’ın Türkiye birimi ile de bu seçimde birlikte çalışacağız. Cihan olarak yeni medyayı önemsiyoruz. Google ile yapılan bu anlaşmaya da bu anlamda bakıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Genel seçimin Türkiye ajandasında önemli bir yer tuttuğunu dile getiren Google Türkiye Ürün Pazarlama Müdürü Zeynep İnanoğlu da, seçim sonuçlarını duyurmaya karar verdiklerinde Türkiye’de bir araştırma yaptıklarını ifade etti. Yaptıkları detaylı araştırma sonucunda Türkiye’de seçim sonuçlarını en iyi şekilde Cihan Haber Ajansı’nın verdiğini tespit ettiklerini belirten İnanoğlu, “Tabi Google olarak biz tüm dünyadaki milyonlarca kullanıcımıza her zaman en doğru bilgiyi en kolay şekilde ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu anlamda Türkiye’de bu işi en iyi Cihan Haber Ajansı’nın yaptığını gördük. Türkiye’deki bir çok televizyon kanalı ve iş ortaklarımızdan bu konuda görüş aldık. Cihan’ın daha önceki seçim çalışmaları da bizim için önemli bir referans oldu.” şeklinde konuştu.

12 Haziran Seçimleri için özel bir arayüz hazırladıklarını vurgulayan İnanoğlu, 11 Haziran 24.00’dan itibaren de Google Türkiye sayfası için hazırlanan ‘doodle’ ekrana yansıyacak. Ana sayfada Google ismi yerine geçecek doodle’a tıklayanlar seçim sayfasına rahatlıkla ulaşabilecek.